🥇 Dünya Çoçuk Hakları Günü Ile Ilgili Afiş

DünyaTüketici Hakları Günü. 15 Mart 1962’de ABD Başkanı Kennedy’nin tüketicilerle ilgili konuşması başlangıç olarak kabul gördü. 18 Mart. Çanakkale Deniz Zaferini Anma Günü. Boğaz savaşının ilk aşamasında İngiliz ve Fransız Donanması kesin yenilgiye uğradı. 18-24 Mart. Dünya Yaşlılar Günü (18) ve Dünya İnsan Hakları Günü LORP El Kitabı (2009) 1. TÜRK TIP ÖĞRENCİLERİ ULUSLARARASI KOMİTESİ (TURKMSIC) İNSAN HAKLARI VE BARIŞ ALT KOMİTESİ (SCORP) DÜNYA İNSAN HAKLARI GÜNÜ LORP EL KİTABI Hazırlayan: Semih KÜÇÜKCANKURTARAN NORP ’08-‘10. 2. BirleşmişMilletler'in 1940'larda kuruluşundan bu yana çocuk hakları hareketi dünya üzerinde her zaman ilgi görmüştür. 20 Kasım günü günümüzde Evrensel Çocuk Günü (Universal Children's Day) veya Çocuk Hakları Günü olarak kabul edilmiştir. Bunun dışında çeşitli ülkelerde farklı günlerde çocuk günü kutlanmaktadır. Gruplara ayrılan öğrenciler, birlikte çocuk haklarıyla ilgili afişler hazırladı.“Haklarımızı Yazıyoruz” sloganı ile gerçekleşen Afiş Tasarım Atölyesi’nde hazırlanan afişler, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Bornova Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikler çerçevesinde sergilenecek. 20Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında Çocuk Koruma ve Bakım Hizmetleri Programımız bir etkinlik gerçekleştirdi. 01.06.2022 08:30 Dünya Çocuk Günü'nün kutlandığı Ukrayna'daki savaşta 243 çocuk öldü. Ukrayna Devlet Başkanlığı Çocuk Hakları ve Rehabilitasyondan Sorumlu Komiseri Dariya Herasimçuk, savaşın başladığı 24 Şubat'tan beri ülke genelinde 243 çocuğun hayatını kaybettiğini, 446 çocuğun ise yaralandığını açıkladı. 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü’nde ortak uyarıda bulunan ILO ve UNICEF; “Milyonlarca çocuk, COVID-19 krizi nedeniyle çocuk işçiliğine sürüklenebilir; 20 yıl boyunca kaydedilen ilerlemenin ardından ilk kez çocuk işçiliğinde artış görülebilir.” şeklinde bir açıklama yaptı. wjg2t. Dünya Çocuk Hakları Günü Birleşmiş Milletler BM tarafından 20 Kasım tarihinde kutlanıyor. “Uluslararası Çocuklara Yardım Birliği” 1923 yılında “Cenevre Çocuk Haklar Bildirgesi”ni yayınlamıştır. Milletler Cemiyeti tarafından kabul edilen ve yayınlanan, “dünyadaki tüm çocuklara asgari bir özen gösterilmelidir” ilkesini temel alan bu bildirge önsöz ve beş maddeden oluşmuştur. Detaylar haberimizde. ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ NASIL ORTAYA ÇIKTI? Çocukların korunması ile ilgili uluslararası alanda bir örgüt kurulması fikri ilk olarak 1894 yılında ortaya çıkmıştır. Bu düşünceye ilgi gösteren bazı Avrupa devletlerinden temsilciler Paris’te özel bir toplantı yapmışlardır. Gençlerin sorunları, çocuk ve annelerin korunması hususlarında uluslararası bir merkez kurulması yolunda ilk resmi girişim 1912 yılında İsviçre’de gerçekleşmiştir. Aynı yıllarda benzer çalışmalar Belçika’da devam etmiş, bu çalışmalar 1. Dünya Savaşı’nın çıkmasına kadar sürmüş ve savaşın çıkması üzerine çalışmalara ara verilmiştir. Savaşı’nın sonunda Çocukların Korunması önem kazanınca, 1920 yılında Cenevre’de “Uluslararası Çocuklara Yardım Birliği” adında özel bir örgüt kurulmuş ve bu örgüt 1923 yılında “Cenevre Çocuk Haklar Bildirgesi”ni yayınlamıştır. Milletler Cemiyeti tarafından kabul edilen ve yayınlanan, “dünyadaki tüm çocuklara asgari bir özen gösterilmelidir” ilkesini temel alan bu bildirge önsöz ve beş maddeden oluşmuştur. “Cenevre Bildirgesi” denilen bu çocuk hakları bildirgesinde, çocukların “yaşama, gelişme, beslenme, yardım görme, istismardan korunma” hakları güvence altına alınmıştır. Milletler Cemiyeti Genel Kurulu 27 Eylül 1934 tarihinde Çocuk Hakları Bildirgesi’ni yeniden onaylamıştır. Bu bildirge Türkiye tarafından benimsenmiş ve Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından 1931 yılında imzalanmıştır. Çocukların korunması, tıbbi yardım görmesi, çalışma yaşı gibi konularda çalışma yapmak üzere, 1936 yılında ve 1938 yılında Kongreleri toplanmıştır. Bu kongreler bu alanda gerçekleştirilen evrensel çalışmalara öncülük etmiştir. Ayrıca Balkan Kongreleri Türkiye’nin katıldığı çocukların korunmasına ilişkin ilk uluslararası çalışmalardandır. Birleşmiş Milletler Örgütü kurulduktan sonra, Milletler Cemiyeti çocukların korunması sorununu inceleme görevlerini bu örgüte aktarmıştır. Üye devletlerin bazıları Çocuk Hakları Bildirgesinin devletleri hukuksal bakımdan bağlayıcı bir sözleşme olması önerisinde bulunmuşlar, ancak üye devletlerin çoğunluğu hukuksal bağlayıcılığı olmayan ve uygulama zorunluluğu bulunmayan genel ilkeler şeklindeki bildirgeye taraf olduklarını bildirmişlerdir. Bu öneriler doğrultusunda yeniden gözden geçirilen tasarı 20 Kasım 1959 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda “Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirgesi” adı altında kabul edilmiştir. BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞMESİ – 20 KASIM 1989 Çocuk Hakları Sözleşmesinin oluşumu, 1924 Cenevre Çocuk Hakları Bildirgesi ve 1959 Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirgesine dayanır. Bildirgeler, çocukların çıkarları yönündeki özel ve kamusal nitelikteki girişimler açısından o günden bu yana bir kılavuz işlevi görmüşlerdir. Bildirgeler, devletler tarafından kabul edilen ancak, uyulmadığı takdirde bağlayıcılığı ve yaptırımı bulunmayan ilan edilmiş genel ilkelerdir. Sözleşmeler ise, kendisine taraf olan devletleri bağlayan bir yasa niteliğindedir. Bu nedenle Çocuk Haklarının da bağlayıcı bir sözleşme ile güvence altına alınması gerekliliği doğmuştur. Çocuk Haklarına dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi, Uluslararası hukukta Çocuk Haklarının tanınması ve korunmasına ilişkin en kapsamlı düzenlemeyi içeren metindir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun oy birliği ile kabul ettiği sözleşme metnini 26 Ocak 1990′ da imzaya açmış ve 2 Eylül 1990’da ise sözleşmeyi onaylayan devletlerde yürürlüğe girmiştir. Türkiye, 14 Eylül 1990’da, Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde toplanan ” Çocuklar İçin Dünya Zirvesi”nde sözleşmeyi imzalamıştır ancak sözleşme Aralık 1994’de Meclisten geçirilerek yürürlüğe girmiştir. Bu sözleşme “Dünya Çocuklarının İnsan Hakları Yasası” sayılmaktadır. Çocuk Hakları Sözleşmesi 18 yaşına kadar olan insanları Çocuk’ olarak niteleyip, onların yaşama, korunma, gelişme ve katılım haklarını güvence altına almaktadır. Özel ilgi ve eğitim gerektiren çocuklar için, özel düzenlemeler ve hükümler öngörmektedir. Sözleşme, çocuk haklarına ilişkin bu güne dek hazırlanmış en eksiksiz belgedir ve ayrıca bu haklara uluslararası yasa gücü kazandıran ilk belgedir. Sözleşmenin diğer bir özelliği de insan hakları ile ilgili uluslararası antlaşmalar arasında en kısa zamanda yürürlüğe giren belge oluşudur. Bugüne kadar yapılmış düzenlemelerden farklı olarak, bu sözleşme çocukların katılım haklarını da düzenlemiştir. Çocuklara kendi haklarında karar verebilme ve kişiliklerini geliştirebilme, toplumsal örgütlenmelerde kendilerini ifade edebilme haklarını da tanımıştır. Bu sözleşmeyle çocukların içinde bulunabilecekleri her bir özel durum istismar edilmiş olma, çalışan çocuklar, mülteci çocuklar, savaş mağduru çocuklar, madde bağımlılığı gibi ayrıca düzenlenmiştir. Sözleşme, uluslararası hukuk açısından çocuklara yönelik tutum ve davranışlara ilişkin evrensel standartları düzenleyen ve bağlayıcı güce sahip hukuksal bir metindir. Çocuk Hakları’nı şu alt başlıklarda incelemek mümkündür 1- Refah Hakları Bu haklar bütün çocukların beslenme, tıbbi hizmet, barınma ve eğitim gereksinimlerini sağlar. 2- Korumacı Haklar Çocukları yetersiz ilgiden, ev içindeki ihmal, fiziksel ya da duygusal istismardan ya da başka herhangi bir tehlikeden koruyacak haklarla ilgilidir. Korumacı hakların, çocukları yetişkinlere bağımlı kıldığını ve özerkliklerini yok ettiği için eleştiren kimi çocuk hakları savunucuları, korumacı hakların tanımlanması ve uygulanmasında çok hassas olmak gerektiğini ileri sürmektedirler. 3-Yetişkin Hakları Aynı anda yetişkinlerin tek başlarına sahip oldukları haklara çocukların da sahip olmaları gerektiğini söylemektedir. Bu yetişkin haklarını genç insanlara tanımak, onların önemli alanlardaki özerkliklerini ve bağımsızlıklarını arttıracaktır. 4-Ana-Babalara karşı Haklar Çocukların reşitlik yaşına ulaşmadan önce, ana-babaları karşısında daha fazla bağımsızlık sahibi olmaları gerektiğini ifade eder. Yetişkin hakları gibi bu hakların amacı da çocukları korumak değil, kişisel özelliklerini artırmaktır. Çocuk haklarına dair sözleşme 2 Eylül 1990 tarihinde uluslararası yasa statüsüne kavuşmasından bugüne kadar dünya üzerinde Amerika, Birleşik Arap Emirlikleri ve Somali olmak üzere 3 ülke dışında dünyadaki tüm ülkelerce imzalanmış, tarihteki en yaygın kabul gören ve onaylanan insan hakları belgesi olma özelliğini kazanmıştır. Bugün dünya çocuklarının %96’sı çocuk haklarını korumak için yasal yükümlülük altına giren ülkelerde yaşamaktadır. Sözleşmeyi onaylayan her ülke çocuklarla ilgili yükümlülüklerini yerine getirmelerinde anne-babalara ve sorumlu olan tüm kuruluşlara yardımcı olacak tüm önlemleri almakla yükümlüdür. Bunu yapacağını onaylamış ve imza ile yükümlülük altına girmiştir. Ancak gözlemler imzacı ülkeler içerisinde Birleşmiş Milletlere rapor yollayan 43 ülkeden 14ünün sözleşme ilkelerini kendi anayasalarına uyarladıklarını göstermektedir. Diğer 35 ülke sözleşmeye uyum sağlamak için yeni yasalar çıkartmış ya da mevcut yasalarda değişiklikler yapmışlardır. 13 ülke ise bunları yapmamasına karşın çocukları kendi hakları konusunda bilinçlendirmek için sözleşmeyi okul programlarına ve derslere dâhil ederek tanıtım ve eğitim faaliyetlerine girmişlerdir. Anasayfa Haberler Bitlis Bilim ve Sanat Merkezi olarak, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü için etkinlik gerçekleştirdik. Öncelikle İngilizce öğretmeni Gamze KUZU´nun hazırladığı aşağıdaki sunum öğrencilerle paylaşıldı. Öğrencilerin fikirleri dinlendi, görüş alışverişinde bulunuldu, konu ile ilgili bilgi verildi ve tartışmalar gerçekleştirildi. Ardından okulumuzun farklı yerlerine asılan Çocuk Hakları temalı afişler öğrencilerle incelendi. Son olarak okulumuzda asılı bulunan Çocuk Hakları Sözleşmesi panosu yanına gidilerek sözleşme maddeleri tekrar incelendi ve düşünceler ifade edildi. Çocuklar bugünün yarını, yarının umududur. Çocuklarımıza güzel bir gelecek verebilmek temennisiyle, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü´nü kutlarız. Dünya Çocuk Hakları Günü Bugün 20 Kasım; Dünya Çocuk Hakları Günü. DEVA Partisi Eğitim Politikaları Başkanı Zeynep Dereli ve Sosyal Politikalar Başkanı Elif Esen yaptıkları açıklamada, DEVA Partisi'nin çocuk hakları için mücadele ettiğini vurguladılar. Dereli, açıklamasında şu ifadeleri kullandı 'Çocuklarımızın çocukluklarını yaşamasını sağlayacağız' "Ülkemizin ve dünyamızın geleceği olan çocuklarımızın, kötü yönetimin ve yanlış politikaların bedelini onlara ödetmeyecek yeni bir anlayışa ihtiyacı var. "Çünkü Dünya Çocuk Hakları Günü’nde ne yazık ki dünyanın dört bir tarafında çocuklar, çocukluklarını gerektiği gibi yaşayamıyorlar. Yaşama, barınma, sağlık ve eğitim gibi temel alanlarda ve fiziksel, psikolojik ya da cinsel sömürü gibi durumlara karşın korunmaları ihtiyacı bulunuyor. Ülkemizde de ne yazık ki çocuklarımız eğitimde fırsat eşitliğine sahip değil. Pek çok çocuğumuz eğitimin zorunlu dönemi sona erdiğinde eğitim hayatından ayrılıyorlar ve çocuklarımız çocuk işçiliğinin öznesi konumundalar. Çalışan çocuklardan %34,3’ü eğitime devam edemiyor "Türkiye’de 5-17 yaş arasında kayıtlı olarak 720 bin çocuk çalışıyor. Bu çocuklarımızın %34,3’ü eğitime devam edemiyor. Kayıtdışı çocuk işçilerin sayısına ve okula devam durumlarına ilişkin bir veri ise ne yazık ki bulunmuyor. Eğitimde kötü yönetimin faturası çocuklara kesildi "Eğitim sistemi 2002’den bu yana 16 kez değiştirildi. 4+4+4 adı verilen 12 yıllık zorunlu eğitim sisteminde eğitime ortalama devam süresi oldu. "Okulların nitelikli ve niteliksiz olarak tanımlanması ile de çocuklarımızın Anayasal hakkı olan nitelikli eğitime erişimde fırsat eşitliği hakkı rafa kaldırıldı. "TÜİK 2019 Yaşam Memnuniyeti Analizine göre bu hizmeti alanların yarısı eğitimden memnun değil. Rakamlar da ne yazık ki bunu ortaya koyuyor. "15 yaş grubu öğrencilerin sadece %3'ü yüksek başarı seviyesinde okuma becerilerine sahip iken, 18-34 yaş arası her üç kişiden biri okulu erken terk etmiştir. Engelli çocuklarımızın eğitime erişimi yok "Ülkemizde kayıt altında olan 0-18 yaş arasındaki engelli çocuk sayımız 401 bin 539 iken bu çocuklarımızdan sadece 52 bin 359’u eğitim alıyor. Yani engelli çocuklarımızın sadece %13’ü özel eğitim alıyor. Eğitimde yaşanan sorunlar COVID-19 ile daha da derinleşti "Zorunlu örgün eğitimde toplam 18 milyon 241 bin 881 öğrencimiz var. MEB verilerine göre, devlet okullarına kayıtlı öğrencilerden 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin evinde internet, öğrencilerin 5 buçuk milyon öğrencinin ise kendine ait bilgisayarı yok. Devlet okullarına giden öğrencilerden 754 bin 429 öğrencinin evinde televizyon bulunmazken, internet hızında Avrupa ülkeleri arasında en son sıralardayız. "MEB’den yapılan açıklamaya göre EBA platformunda erişim kapasitesi şu anda 50 bin sınıf için aynı anda canlı yayın yapma ve 1 milyon öğrencinin aynı anda bağlanmasıyla sınırlı. Bu da EBA’nın alt yapısının halen gereken yeterlilikte olmadığını da ortaya koyuyor. Eğitime OECD ortalamasının yarısı kadar bütçe ayırıyoruz "Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD 2019 raporuna göre; Türkiye eğitime en az harcayan 3’üncü ülke konumunda. Türkiye’de ilkokuldan üniversiteye kadar her öğrenci için yıllık 5 bin 633 dolar harcanıyor. OECD ortalaması ise 10 bin 502 dolar. Kısacası, kötü yönetim, yanlış planlama, kaynak ayırmama çocuklarımıza eğitimsizliği reva gördü. Söz veriyoruz "Söz veriyoruz; hayata gelen her bir çocuğumuzun sağlıkla yaşamına devam edebilmesi ve fiziksel, sosyal, akademik gelişmelerinin sağlanması, tüm çocuklarımızın çocukluklarını yaşayabilmesi için başta eğitim, sağlık ve sosyal politika alanlarında alacağımız tedbirlerle tüm çocuklarımızın sadece çocukluklarını yaşamalarının ötesinde çocuk hakları ve temel insan haklarının garanti altına alındığı, fırsat eşitliğinin, liyakatin, hukukun ve adaletin sağlandığı, şeffaf, adil, doğru ve etkin yönetim anlayışının esas alındığı bir ülkede hayat boyu yaşamalarını temin etmek en temel hedefimizdir." DEVA Partisi Sosyal Politikalar Başkanı Elif Esen ise yaptığı açıklamada çocukların derinleşen hane yoksulluğunun kurbanı olduğunu söyledi. Esen'in açıklaması şöyle 'Çocuklarımızın haklarına sahip çıkacağız' "Bugün 20 Kasım, Dünya Çocuk Hakları Günü. "Türkiye nüfusunun %27,5 oranla 23 milyonu çocuk. "Ne yazık ki dünyadaki kötü örnekleri gibi ülkemizde de pek çok çocuk çocukluğunu yaşayamıyor. Doğuştan sahip olduğu barınma, sağlık, eğitim, fiziksel ve psikolojik sömürüye karşı korunma gibi haklarına erişemiyor. Büyük şehirlerde bile akranları ile eşit hak ve imkanlara sahip olamayan çok sayıda çocuk var. Küçücük omuzları kocaman yükler taşıyor "Engelli çocuklar, şiddet gören veya şiddete tanıklık eden çocuklar, yoksul aile çocukları, işçi çocuklar, ihmal ve istismara uğrayan çocuklar, çocuk yaşta evlilik riski altında olan kız çocukları, suça sürüklenen ve suç örgütlerince kullanılan çocuklar, mahkum anneleriyle hapishanelerde büyümek zorunda kalan çocuklar, savaş çocukları, mülteci çocuklar, çocuk ticaretine maruz kalan çocuklar, sokak çocukları, refakatsiz çocuklar, madde bağımlısı ailelerin çocukları yada madde bağımlısı çocuklar, dilenci çocuklar, tarım işçilerinin göçebe ve işçi çocukları, kayıp çocuklar… "Günümüzde giderek artış gösteren aile bütünlüğünün bozulması, ekonomik ve sosyal sorunlar bu çocukların sayısını giderek artmasının en önemli sebepleri. Çocuklar, derinleşen hane yoksulluğunun kurbanı "Türkiye’de en zengin ve en yoksul kesim arasındaki fark 9,6 kat ve çocuk yoksulluğu OECD ülkelerinin yaklaşık iki katı. "Türkiye’de asgari ücretli bir ailede 2 kişi çalışıyor olsa da çocuklarının yeterli ve sağlıklı beslenebilmesi mümkün değil. "Türkiye 41 OECD ve AB ülkesi arasında Eğitimde fırsat eşitliğinde’ sonuncu, çocuk fakirliği riskinde’ sondan 3. sırada. "Türkiye’de çalışan çocuk sayısı 5-17 yaş grubunda 720 bin. Bu veri kayıt altında bulunan çocukların sayısı, oysa çok daha fazla çocuk kayıt dışı çalışmakta. "Ülkemizde çalışan 3 çocuktan ancak 2’si aynı zamanda eğitimine devam edebilmekte. Veriler yürek acıtıyor "Her yıl Türkiye’de aşkın çocuk, bir suç işlediği iddiasıyla ya da suç mağduru veya tanığı olarak adalet sistemiyle karşı karşıya geliyor. "Suça sürüklenerek mahkemelere gelen çocuk dosyası sayısı yaklaşık 10 bin, %95’i erkek olmak üzere hapiste olan çocuk sayısı yaklaşık annelerinin isteği ile hapishanelerde büyüyen 0-6 yaş çocuk sayısı ise 550. "Pandemi salgını sonrası fiziksel şiddet yüzde 80, psikolojik şiddet yüzde 93, sığınma evi talebi yüzde 78 arttı. Şiddete maruz kalan kadınlar ve çocuklar oldu. "Cinsel istismara maruz kalan çocukların yaşa göre dağılımları incelendiğinde, %70'ini küçük yaş grubu oluşturmakta. Türkiye’de çocuk istismarıyla ilgili dava sayısı ise son 10 yılda yaklaşık 3 kat arttı. "Ülkemizde yaklaşık 70 bin çocuk madde bağımlısı. "Ülkemizde yaklaşık 12 bin çocuk kayıp. Çocukların eşit hak ve fırsatlara erişimleri için var gücümüzle çalışacağız "Çocukların haklarını koruyacak, mutlu ve refah yaşayabilmeleri için kararlılıkla mücadele edeceğiz. "Çocuk haklarını korumaya yönelik politika, mevzuat ve uygulamaları revize edecek, uluslararası sözleşmelerin kriterlerine uyumlu, etkin, çözüm üretici altyapı ve hizmet modelleri geliştireceğiz. "Çocuğun yüksek yararını öncelikli tutacak, ekonomik ve sosyal hakları doğrultusunda ihtiyaçlarının, ülke kaynaklarından en etkin ölçüde karşılanmasını sağlayacağız. "Çocuk için dezavantajlı durum oluşmadan alınacak koruyucu önleyici tedbirleri öncelikli tutacak, çocuğun haklarına erişim kanallarını açık tutacağız. "Dezavantajlı durumun azaltılması ve gerekli yaşam becerilerini destekleyecek yeni sosyal hizmet modelleri geliştireceğiz. "Dezavantajlı bir çocuğun yetenekleri doğrultusunda, yenilikçilik ve girişimcilik alanlarında kabiliyetlerinin artırılmasını öncelikli tutacak, eğitimde sürdürülebilirliğini sağlayacak ve nitelikli bir birey olarak topluma kazandırılarak suça sürüklenmesinin önüne geçeceğiz. "Geleceğe umut ve güvenle bakan, dünya barışına katkı sağlayacak nesiller yetişmesi için gayretle çalışacağız." Dünya Çocuk Hakları Günü 1989 yılında kabul edildi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ile çocuk hakları yasalarca tanınmış ve bugünden itibaren her yıl 20 Kasım tarihinde kutlanmaya hakları ve bu haklara ulaşamayan çocuklar hakkında farkındalık oluşturmak bu günün kutlanma amaçları arasında yer yaşın altındaki her bireyi çocuk olarak tanımlayan Sözleşme’de en temel değerler, ayrım gözetmeme, çocuğun yararının gözetilmesi, yaşama ve gelişme ve son olarak da katılım olarak yer yaşanılan her çatışma ve savaş, en çok çocukları etkilemektedir. Dünyanın birçok yerinde birçok çocuk vatanından göç etmeye zorlanmakta ve güvenli bir yuva bulabilmek için binlerce kilometre yol alıp, denizlerden geçmeye çalışıp bir umut aramaktadır. Bazı gruplarca “tehdit” olarak görülen bu çocukların her gün cansız bedenleri Avrupa sahillerine vurmakta, sınırlardan geçerken yollarda harap olmaktadırlar. Bu vahim durum ise ne çocukların seçimi ne de kontrolü sene, her seneden daha buruk yaşadığımız Dünya Çocuk Hakları Günü’nde, her çocuğun haklarını doya doya yaşayabilmesi ve güvenli ortamlarda “çocukça” yaşayabilmesi adına bütün yerel yönetimlere ve merkezi yönetimlere geleceğimiz olan çocuklarımız için her türlü yardımı ve desteği sunmaları çağrısını yapıyor ve çocuklarımızın yeniden oyun oynayabilecekleri sokaklarda ve bölgelerdeki çatışmaların bir an önce son bulmasını ümit çocuğun ve bireyin çocuk haklarını bildiği, uyguladığı ve uygulattığı çocuklarımız için hep birlikte yeniden inşa edeceğimiz barış dolu bir gelecek hedefiyle, Dünya Çocuk Hakları Günü kutlu olsun. Oluşturulma Tarihi Kasım 20, 2018 0902Dünya Çocuk Hakları Günü, 1989 yılından bu yana, Birleşmiş Milletler tarafından kabul görmesinin ardından 20 Kasım tarihinde farkındalık yaratmak için kutlanmaktadır. 193 ülke tarafından onaylanan Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi, kanunen çocukların sahip olduğu eğitim, sağlık, barınma gibi hakların tanımlanmasına olanak sağlamaktadır. İşte, Dünya Çocuk Hakları Günü hakkında merak edilen bazı bilgilerDünya Çocuk Hakları Günü evrensel bir nitelik taşımaktadır. 18 yaşın altındakileri kapsayan bu haklar, bazı temel başlıklardan oluşmaktadır. Birleşmiş Milletler tarafından kabul görmesinin ardından her yıl 20 Kasım tarihinde anılan Dünya Çocuk Hakları Günü, temel olarak şu başlıklardan oluşmaktadır;Ana–babanın rolü ve sorumluluğu; bunun ihmal edildiği durumlarda ise devletin rolü ve sorumluluğu- Bir isme ve vatandaşlığa sahip olma ve bunu koruma hakkı- Yaşama ve gelişme hakkı- Sağlık hizmetlerine erişim hakkı- Eğitime erişim hakkı- İnsana yakışır bir yaşam standardına erişim hakkı- Eğlence, dinlenme ve kültürel etkinlikler için zamana sahip olma hakkı- İstismar ve ihmalden korunma hakkı- Uyuşturucu bağımlılığından korunma hakkı- Ekonomik sömürüden korunma hakkı- İfade özgürlüğü hakkı- Düşünce özgürlüğü hakkı- Dernek kurma özgürlükleri hakkı- Çocukların kendileriyle ilgili konularda görüşlerini dile getirme hakkı- Özel gereksinimleri olan çocukların hakları- Özürlü çocukların haklarıİLK OLARAK KORCZAK TARAFINDAN GÜNDEME GETİRİLDİLeh eğitimci Janusz Korczak'ın 1919 yılında yayınlanan "How to Love a Child" Bir Çocuğu Nasıl Sevmeli adlı kitabında çocuk haklarından söz etmiş ve konuyu gündeme taşımıştır. Çocuk haklarına dair ilk metin ise 1917 yılında, Ekim Devriminin ardından Proletkult isimli sosyalist kültür örgütünün Moskova Şubesi tarafından "Çocuk Hakları Bildirgesi" ismiyle kaleme ilk metin ise 1924 yılında Milletler Cemiyeti tarafından kabul edilen Cenevre Çocuk Hakları bildirge Birleşmiş Milletler tarafından kuruluşunda kabul edilmiş, 20 Kasım 1959 tarihinde Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirisi olarak güncellenmiş ve 20 Kasım 1989 tarihinde daha geniş olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ile değiştirilmiştir.

dünya çoçuk hakları günü ile ilgili afiş